logo

11. Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması’nın Kazananları Ödüllerini Aldı

Soldan sağa: Garanti Bankası KOBİ Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran, Hande Çilingir, Sanem Oktar, Sevginar Baştekin, Ece Çiftçi, Büşra Yapıcı, Duygu Yılmaz ve Talat Yeşiloğlu

Garanti Bankası’nın Ekonomist Dergisi ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin (KAGİDER) işbirliğiyle bu yıl 11. kez gerçekleştirdiği Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması sonuçlandı. 28 Kasım 2017 tarihinde düzenlenen ödül töreninde 4 kategorinin birincileri açıklandı. Yarışmada 1K Kimya’nın kurucusu Sevginar Baştekin ve Sosyo Plus Bilgi Bilişim’in (Insider) kurucusu Hande Çilingir “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi” seçildi. Büşra Yapıcı, Petektar Tohum girişimiyle “Türkiye’nin Yöresinde Fark Yaratan Kadın Girişimcisi” olurken, Biolive projesini hayata geçiren Duygu Yılmaz “Türkiye’nin Gelecek Vaat Eden Kadın Girişimcisi” seçildi. SosyalBen Akademi’nin kurucusu Ece Çiftçi ise “Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi” ödülünü kazandı.

Garanti Bankası KOBİ Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran “2007’den bu yana gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması, kadın girişimcilere şirketini tanıtma imkânı sunuyor. Bugüne kadar 34 binden fazla başvuru aldığımız yarışmaya önümüzdeki yıllarda değişen dünya ile farklı sektörlerden kadın girişimcilerin katılacağına inanıyoruz. Her yıl, engel tanımaz kadınlarla tanışıyoruz. Tüm finalistlerimizi cesaret ve azimlerinden ötürü tebrik ediyorum” dedi. Dünya genelinde, kadın ve erkeğin nüfus içindeki payı eşitken, OECD ülkeleri ortalamasında kadınların işgücüne katılımının %63, ülkemizde ise %34 seviyesinde bulunduğunu belirten Onaran “Kadınların işgücüne katılım oranında OECD ortalamasını yakalarsak, 2025 yılında 250 milyar dolar daha fazla milli gelire sahip olacağız. Halen dünya çapında kadın girişimcilerin oranı %37 seviyesinde. Ülkemizdeki 120 bin civarında kadın girişimci ise toplam girişimcilerin sadece %8’ini oluşturuyor. Sosyal ve ekonomik refahın artması için kadın girişimciliğin desteklenmesi olmazsa olmazımız. Dolayısıyla, girişimcilik ruhunun beslenmesi, kadın girişimcilerin cesaretlendirilmesi, yeni pazarlara açılmaları için aracı olunması kritik önem taşıyor. Kadın girişimcileri odağına alan ilk özel banka olarak, onları desteklemek, güçlenmelerini sağlamak ve toplumda farkındalık yaratmak amacıyla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Sanem Oktar “Türkiye’nin Kadın Girişimci Yarışması’yla 2007 yılından beri on binlerce kadın girişimcinin başarılarını dinledik, ilham verici hikayelerini kamuoyu ile paylaştık. Araştırmalar gösteriyor ki kadın girişimcilerin önündeki en büyük engellerden biri rol model eksikliği ve biliyoruz ki bu on binlerce kadının her biri hemcinslerini cesaretlendirmekteler. 2016-2017 Global Girişimcilik Monitörü Kadın Raporuna göre ülkemizde girişimcilik yolculuğuna çıkan kadınların %18’i başka bir kadın girişimciyi tanıyor ve bu yolculuğa çıkıyor; ve 2014 yılında %50’lerde olan başarısızlık korkusuyla yılmayanların oranının %66’ya çıkmış. Bu da bize gösteriyor ki yarışmaya katılan kadın girişimcilerin zorluklar karşısında yılmaması diğer kadınların korkularını yenmesine yardımcı oluyor. 2007’den bugüne yarışmada dereceye girmiş bir çok kadın girişimci uluslararası yarışmalarda da dereceye girdiler, Türkiye’den başarı örnekleri olarak gururumuza gurur kattılar. KAGİDER’in hedefi gerek kamu gerek özel sektör gerekse girişimcilik ekosistemi ile birlikte kadın girişimcilerin önündeki engelleri kaldırmak ve kadınların işlerinin sürdürülebilir olmasını sağlamak; bu amaçla 15 yıldır çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Ekonomist Dergisi Yayın Direktörü M. Rauf Ateş “Kadın Girişimciler Ödülleri’nin yarattığı büyük dalganın da etkisiyle Türkiye’de bir zamanlar 50 bin düzeyinde olan kadın girişimci sayısı hızla artıyor. Ancak, bunların önemli bölümünün küçük işletmelerden oluştuğuna dikkat çekmek istiyorum. Türkiye’deki 35 binin üstündeki anonim şirketten sadece 4 bini kadınlara ait. Tek ortaklı limited şirket sayısı ise 221 bin. Bunlardan 31 bini kadınların. Yeni dönemde sadece kadın girişimci sayısını artırmak değil, büyük şirketlerdeki kadın patron sayısını yukarı çekmeliyiz” dedi.

Birinciler Hakkında

Sevginar Baştekin / “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi”

1K Kimya

İTÜ Kimya Bölümü’nün ardından eğitimine Almanya’da devam etti. Biyokimya alanında özel sektörde sekiz yıl çalıştıktan sonra 2000 yılında Türkiye’de kendi işini yapmaya karar verdi. Laboratuvarında leke çıkarıcılar üzerine Ar-Ge çalışmaları yaptı. 2004 yılında Chicago’da yapılan Private Label Fuarı’nda kendi tasarladığı ürünle “yenilik ve tasarım” alanında birincilik ödülünü aldı. 2010 yılında 1K Kimya’yı kurdu; HighGenic markasıyla silikonlu temizlik ürünleri, çok amaçlı temizleyiciler geliştirip üretti. Büyük ilgi gören ürünleri BİM, A101, ŞOK gibi market zincirlerinde satışa sunuldu. Bugüne kadar 200’den fazla formül geliştiren Baştekin, Türkiye’nin yerli madenlerini kullanarak deterjan üretmek için Ar-Ge çalışmalarına devam ediyor. 5 yıl içerisinde HighGenic’i Amerika ve Avrupa’da satarak dünya markası olmayı, 2020’de 100 bin ton üretim kapasitesiyle 60 milyon şişe üretmeyi hedefliyor.

Hande Çilingir / “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi”

Sosyo Plus Bilgi Bilişim (Insider)

Lisans ve yüksek lisans eğitimini yurtdışında tamamlayan Çilingir, 2009 yılında Türkiye’ye geri döndü. Öğrencilerin yurtdışında ailelerin yanında kalarak İngilizce öğrenme konseptini Muğla-Fethiye’de uygulamak için, “English and More”u kurdu. Daha sonra; çevrimiçi satış yapan şirketlerin müşteri sadakatini ve büyümeyi artırmasını sağlayan, çok kanallı müşteri deneyimi platformu Insider’ı hayata geçirdi. Insider’ın yaptığı kullanıcı davranışı tahminleri, hem site içerisindeki satışları artırmakta hem de reklam harcamalarını optimize etmekte kullanılıyor. “2016 Europe’s 100 Hottest Startups” listesinde yer alan girişimiyle ilk günden itibaren globale açılmayı hedefleyen Çilingir’in Rusya, Japonya ve Güney Kore dahil, Ortadoğu, Doğu Avrupa ve Asya Pasifik bölgelerinde toplam 15 ofisi bulunuyor. 2018 yılında 25 ülkede global markalara hizmet vermeyi hedefliyor.

Duygu Yılmaz / “Türkiye’nin Gelecek Vaat Eden Kadın Girişimcisi”

Biolive

İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki yüksek lisansını bitirdikten sonra, zeytin çekirdeklerinden plastik üretme hayalini gerçekleştirmek için İTÜ Kuluçka Programı’na kaydoldu. Kendi sağladığı finansmanla başlayan yolculukta, laboratuvar çalışmaları 2 yıl sürdü. Vestel Ventures’tan yatırım ve işbirliği desteği alarak şirketini kurdu. Zeytin çekirdeğinden ürettiği plastikle ilk önce ambalaj sektörüne girdi. Ürünlerin 2 aya kadar dışarıda kalmasını ve bozulmamasını sağlayan ambalajlar üretti. Ayrıca, zeytin çekirdeğinden bitkisel içerikli hücre yenileyici biyokrem ve tonik üretmeye devam ediyor. En büyük hayali, zeytin küspesinin yanı sıra Türkiye’deki tüm biyoatıkları plastiğe çeviren büyük bir işletme haline gelmek ve sektöre istihdam sağlamak.

Büşra Yapıcı / “Türkiye’nin Yöresinde Fark Yaratan Kadın Girişimcisi”

Petektar Tohum

Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden mezun oldu. 2000 yılında eşinin kurduğu gübre şirketinde çalışmaya başladı ve bir İsrail şirketinin Akdeniz bölge bayiliğini aldı. Ekonomik krizle birlikte 2008 yılında gübre şirketinin faaliyetine son verdi. 2009’da tohum ıslahı için kiraladığı serada çalışmalarına başladı. 2010 yılında 40 dönüm arazi üzerinde Petektar Tohum şirketini kurdu. Ar-Ge çalışmaları yaparak 15 çeşit kokteyl domatesi tescil ettirdi. Tadı köy domatesini andıran kokteyl domatesiyle 2016 yılında ödül aldı. 2010’da 400 metrekarede dört çeşitle başladığı üretimine, halen 127 dönümlük arazide devam ediyor. 15 çeşit domates, 7 çeşit salatalığın yanı sıra karpuz, muz ve kabak üretiyor. Silor salatalık tohumunda Türkiye ihtiyacının % 90’ını karşılayan şirketin ilk hedefi, bu oranı domates, biber, kabak, karpuz gibi sebze tohumlarında da yakalamak. Gelecekte yurtdışı temsilcikleri bulunan dünya çapında bir firma olmayı amaçlıyor.

Ece Çiftçi / “Türkiye’nin Kadın Sosyal Girişimcisi”

SosyalBen Akademi

Her STK’nın kendini içeriden fonlayan bir modeli olursa, toplumsal fayda sağlayan kurumların sürdürülebilir olacağını gözlemleyerek, 2015’te “gönüllülüğün okulu” diye nitelendirdiği SosyalBen Akademi’yi kurdu. Akademide eğitim kurumlarına, kurumsal firmalara ve yurtdışında eğitim görmeye hazırlanan öğrencilere sosyal sorumluluk proje danışmanlığı yapıyor. 2016’da akademi bünyesine iki kurumsal firmayı ve yedi özel öğretim kurumunu dahil eden Çiftçi, Türkiye’deki gönüllülük oranını artırmayı, sektördeki diğer STK’lar ve sosyal girişimlere rol modeli olmayı amaçlıyor. Ayrıca, SosyalBen Akademi’nin, SosyalBen Vakfı’nı %45 fonlayabilen bir iç mekanizma haline gelmesini hedefliyor.

Etiketler: » » » » » » » »
Share
3254 Kez Görüntülendi.