Son Dakika
Albert Einstein bundan yıllar önce “Arılar yeryüzünden kaybolursa insanın dört yıl ömrü kalır. Arı olmazsa döllenme, bitki, hayvan ve insan olmaz” demiş. Belki yaşadığı dönemde söylediği bu söz yeterince önemsenmedi ama şimdi anlaşılıyor ki; çok ileriyi görebilen bu bilim adamı aslında bizlere bir mesaj vermek istemiş. Çünkü dünyanın birçok ülkesinde aralarında ABD, Almanya, İspanya, Kanada, Portekiz, Avustralya, Yunanistan ve Türkiye gibi farklı coğrafyalardaki topraklarda bal arıları esrarengiz şekilde ortadan kaybolmaya başladı. Dünyada geçimlerini arıcılık yaparak sağlayanlar büyük bir panik ve şaşkınlık içinde. Çünkü arılar 130 bin farklı bitki türüne konarak üremelerini sağlıyor. Polen toplayan, Nektarla beslenen arılar çiçeklerin döllenmesini, bitkilerin üremesini sağlıyor. Sadece Amerika’da her yıl yaklaşık milyarlarca dolar değerindeki tohum ve mahsul, arıların sayesinde elde ediliyor. Kovan içindeki arılar sadece bir gün içinde bir milyon çiçeği döllüyebiliyorlar. Arıların yok olması durumunda ise ortaya çıkan tablo gerçekten çok ürkütücü: Önce bitkiler yok olacak daha sonra bitkiyle beslenen hayvanlar ve sonunda da insanlar…
Milyarlarca dolar değerinde bir pazarı olan ABD’de arıcılar 27 eyalette yüz binlerce arı kovanın neden aniden boşaldığını hakkında çözümler arıyorlar. Hükümetleri ve bilim adamlarını alarm durumuna geçiren bu ciddi sorunun neden kaynaklandığı ve nasıl çözüleceği şu an için belli değil. Arıcıların bazıları kurak kışın arıları etkilediğini, bazıları bir böcek ilacının arıların yön duygusunu etkilediğini söylüyor. Akademik çevrelerin ise dile getirdiği 2 ayrı senaryo var. Birincisi kolonisi dağılan bal arıları kovanlarını terk ediyor ve sonunda da ölüyor. Buna tarım ilaçlarının, çevre kirliliğinin ve arıların biyolojik dengesini bozan küresel ısınmanın yol açılabileceği düşünülüyor. Diğer bir ihtimal senaryosuna göre arı ölümlerine sebep olan şeyin genetiğiyle oynanmış bitkiler olduğu düşünülüyor. Bunu da bir çeşit “Arı AIDS”i olarak tanımlıyorlar.
Türkiye’de de durum pek parlak değil. Arıcılığın en yaygın olduğu illerin kayıpları oldukça büyük. Arı popülasyonu ülke çapında yüzde 30 oranında azalmış görünüyor. Ayçiçeği, badem, pamuk, portakal, elma, armut gibi ürünler bal arılarının tozlaştırmasına bağlı olarak yetişiyorlar. Bu yüzden bal arılarının yok olması demek bu yiyeceklerin yok olması anlamına geliyor. Arıların bir kg bal üretebilmeleri de aslında hiç kolay değil. Bir kilogram bal yapabilmek için 40 bin adet arının altı milyon adet çiçeği dolaşması gerekiyor.
Size bu yazıyı hazırlarken bir haber dikkatimi çekti. Haberde şöyle deniliyordu: “Türkiye, yeni nesil hızlı internet ile 1 Temmuz’da tanışacak. İnternet hızının 8 kat artarak 4 megabitten 32 megabite çıkaracak VDSL2’nin (Very High Speed Digital Subscriber Line-Yüksek Hızlı Sayısal Abone Hattı) aylık ücreti 169 YTL olarak belirlendi”. Haberi tebessüm ile okudum ve düşündüm; Belki çok yakında ışık hızında internete erişebileceğimiz ultra bilgisayarlarımız olacak. Fakat sahip olduğumuz bu üst düzey teknoloji eğer arıların hızla yok oluşunu engelleyemezse açlığın ve kıtlığın olduğu bir dünyada karnımız açken teknoloji hiç kimse için bir değer taşımayacak.
Şimdi fırsat varken ağzımıza bir kaşık bal alalım. “Işık hızında” internetimiz ile klimalı ofislerimizde kahvelerimizi keyifle yudumlarken işlerimize kaldığımız yerden devam edelim. Bir gün ne içmeye kahve ne de yemeye ekmek bulamayacağımız günler olmasın diye dua ederek…
Aykut Altındağ Kimdir?
www.maxionline.net/aykut/aykutaltindag1.htm
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
01 Ekim 2024 Köşe Yazıları
01 Aralık 2023 Köşe Yazıları
01 Ağustos 2023 Köşe Yazıları
01 Ekim 2022 Köşe Yazıları