Son Dakika
Selen Erdurak, Karel Kurumsal İletişim Direktörü Oldu
UPTION, MoneyGram’ın Türkiye’deki İlk Mobil Cüzdan İş Ortağı Oldu
KAGİDER, FEM Sertifikalı Kurumlar İle Kurumsal Üyelerini Bir Araya Getirdi
Elektriğin Bugünü ve Geleceği Electricity Eurasia Fuarı’nda Ele Alınacak
Red Hat Summit Connect İstanbul’da Gerçekleşti
6. Hizmet İhracatının Şampiyonları Ödüllerini Aldı
Yaşı 30’un üzerinde olanlar 80’li yılları çok iyi bilirler. O dönemlerde tüm taksitli alışverişler senetle yapılırdı. Bir ürünü taksitle almaya karar vermeniz ve senet imzalamanız kesinlikle yetmez ve en az 2 kefil bulmanız istenirdi. Bazı satıcılar işi biraz daha abartır, sizden ikametgah ve nüfus cüzdanı sureti de isterlerdi. Almak istediğiniz ürünü almaktan ziyade senedinize kefil olacak kişileri bulmak çok daha büyük problemdi. Diyelim ki kefilleri rica-minnet buldunuz ve senet imzaladınız. Ondan sonra da içiniz rahat etmezdi. Senet bankaya mı verilecek yoksa mal aldığınız kişi veya kuruluş tarafından mı saklanacak bilemezdiniz.
İlk seçenekte senet bankaya verilirdi. Bu sefer de hangi bankaya verildiğini ve vadesinden önce ödeme bilgisinin postada gecikmeden elinize ulaşıp ulaşmayacağını heyecanla beklerdiniz. Diğer seçenekte ise senet mal alımı yaptığınız kuruluşta saklanırdı. Vadesi geldiğinde siz bu kuruluşa tekrar gitmek zorunda kalır ve ödemenizi yaparak senedinizi geri alırdınız. O tarihlerde acil para lazım olduğu durumlarda işiniz biraz daha zordu. Mutlaka yakın bir akrabanıza veya yakın bir dostunuza giderek utana-sıkılı borç para istemek zorunda kalırdınız. Veya tefecilere fahiş bir faizle borçlanmak…
İşte kredi kartları olmadan önceki halimiz böyleydi. Aranızdan kimbilir kaç kişi kefil olduğu dostu borcunu ödemediği için mağdur oldu. O günleri çok çabuk unuttuk. Şimdi cüzdanımızdaki o küçük plastik kart ile nakit taşımaya gerek kalmadan, istediğimiz yerden kefil bulmaya gerek duymadan istediğimiz vadede alışveriş yapabilmenin keyfini yaşıyoruz.
Kredi kartı kullanımı alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Bununla ilgili olarak Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Banka ve Kredi Kartı Kullanım Alışkanlıkları Araştırması Kart Monitör 2008 Sonuçlarını Açıkladı. Sonuçlar arasında ilgi çekici maddeler de var.
Mesela Türkiye’de alışverişlerin %61’i kartla yapılıyor. Taksit uygulayan sektörlerde bu oran %80’lere yükseliyor. Kart kullanıcılarının kredi kartlarından en çok beğendikleri ve en çok kullandıkları özelliklerin başında taksit ve puan uygulaması geliyor. Her dört kart kullanıcısından üçü puan topluyor ve bu puanlarını nakit olarak harcıyor.
Kart Monitör 2008 sonuçlarına göre cüzdanlarımızda ortalama 2.1 kredi kartı taşıyoruz. Kredi kartlarımız için aylık ortalama 1001-2000 YTL arası limiti tercih ederken, ödemede ise, borcun tamamını kapatmayı tercih ediyoruz. Araştırma sonuçlarına göre kredi kartı kullananların yüzde 78’i borcunun tamamını ödüyor. Sadece yüzde 20’lik bir kesim borcunun bir kısmını ödeyerek kart kullanımının taksit, puan toplama, hızlı alışveriş gibi özelliklerinden faydalanmaya devam ediyor.
Yapılan araştırmada, kart kullanıcıları, ” kartınızı en çok nerede kullanmak istiyorsunuz? ” sorusunu elektrik, telefon, su faturaları ve pazar olarak yanıtladı. Kart kullanıcıları pazarda yaptıkları alışverişlerde kart kullanmak isterken, pazarcılar da taksit yapmak istediklerini açıkladılar. Araştırmada ev kirasını da kredi kartı ile ödemek isteyenler dikkat çekti.
Kart Monitör 2008’in bir diğer sonucu da chip&PIN uygulamasındaki bilinç düzeyini işaret ediyor. Kredi kartı kullanıcılarının yüzde 91’i chip&PIN özelliğini biliyor. Kredi kartı kullanıcıları tarafından chip&PIN özelliği, en çok “güvenlik kodu” ve “şifresiz işlem” olarak tanımlanıyor.
Araştırmada kredi kartlarının Türkiye ekonomisi için önemi var mı? sorusuna %91 oranında evet yanıtı alındı. Kart kullanıcıları kredi kartlarını kayıt dışı ile mücadelede en önemli faktör olarak görüyor. Ekonomide canlılık yaratması ve oluşturduğu istihdam alınan yanıtlar arasında.
Sonuç olarak birçok kişinin tam olarak bilmediği bir konuya daha değinmek istiyorum. Kredi kartlarında kart sahibi her durumda ilk ay kartını faizsiz kullanmaktadır. Ayrıca kart ihraç eden kuruluşlar gönderdikleri her kredi kartı için plastik kart maliyetini, kart basım ve kurye ile gönderim maliyetini, hesap özeti gönderim maliyetini, kart sahiplerine sunulan ek hizmet maliyetlerini, dolandırıcılık risklerine karşı yapılan sigorta maliyetlerini ve 7 gün/ 24 saat müşteri taleplerinin karşılanması ve hizmet verilmesi amacı ile kurulan çağrı merkezleri, ATM, POS ve internet bankacılığı maliyetlerini karşılamaktadırlar.
Bu ayki yazımı Fransız asker ve savaş teorisyeni Ferdinand Foch’a ait bir deyiş ile bitiriyorum. “Umutsuz durumlar yoktur: Sadece umudunu kaybetmiş insanlar vardır.”
Aykut Altındağ Kimdir?
www.maxionline.net/aykut/aykutaltindag1.htm
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
01 Ekim 2024 Köşe Yazıları
01 Aralık 2023 Köşe Yazıları
01 Ağustos 2023 Köşe Yazıları
01 Ekim 2022 Köşe Yazıları