Son Dakika
Turkcell Mobil Uygulamasını Yeniledi
Siber Saldırılarda Sisteme Sızan Kötü Amaçlı Yazılımların Kullanımı Yüzde 168 Arttı
Yandex Reklam Tercihleri Araştırması’nın Sonuçları Belli Oldu
Özel Sanal Gerçeklik Müzesi Müzeverse Kapılarını Ziyaretçilere Açtı
Gastromasa Gastronomi Konferansı İstanbul’da Gerçekleşti
Yeni PEUGEOT E-5008 ve 5008 Türkiye’de
Dünya çapında etkisini gösteren ve insanlığı çok farklı bir sınav ile tecrübe eden Covid-19 salgını, beraberinde tüm sistemleri doğrudan etkileyecek değişiklikleri de getiriyor. Sonu bilinmeyen ve gergin bir dönemden geçiyoruz. Bilim insanlarından çok farklı açıklamalar gelebiliyor. Hiç bir şey net değil; örneğin virüsün çıkışı doğal yollar ile mi oldu? Yoksa bir laboratuar çalışmasının istenmeyen sonucu mu? Virüse karşı etkin bir aşı geliştirildi mi, yoksa yıllar sürecek bir aşı geliştirme sürecine daha yeni mi başladık?
Birinci dalga sonunda ülkeler bu virüsle başa çıkmayı öğrenmiş olacaklar mı, yoksa dünya nüfusunun büyük bölümüne bulaşmadan atlatmak mümkün değil mi? Uluslararası uçuşlar ise tam bir muamma. Virüsü kendi topraklarından silen ülkeler sınırlarını açtıkları anda tekrar savunmasız olacaklar. Ancak bu alınması gereken bir risk mi? Turizm gelirleri olmadan bu endüstriye dayalı ülkeler ne kadar dayanabilirler? En önemli sorunlar da finansal olarak karşımıza çıkıyor. Ülke ekonomileri bu işi daha ne kadar sürdürebilecek? Endüstride çarkların dönmediği bir ortamda yaşanan bölgesel krizler dünya ekonomisine nasıl yön verecek? O kadar çok değişken ve bunlara bağlı soru mevcut ki, bir süre sonra soru sormak anlamını yitirmeye başlıyor. Elbette zaman hepimize süreçlerin nasıl olacağını, ne şekilde yönetileceğini gösterecek. Yine de bu muğlak döneme en iyi planlarımızı hazırlayarak girmeliyiz.
Gelişmekte olan ülkeler için en önemli soru, epidemi sonrası ülkeye döviz girişinin nasıl sağlanacağı üzerine kurulu. Her geçen gün gelen iyi haberler ve enfekte hasta sayısının düşme eğiliminde olması hepimiz için büyük bir umut ışığı. Ağustos ve Eylül ayları için iç turizm oldukça etkili bir şekilde yönetilebilir. Böylece sadece yılın altı ayı aktif olarak çalışan ve işsizlik tehdidi altındaki turizm çalışanları için ekmek kapıları kapanmamış olur.
Uluslararası uçuşların uzun bir süre daha kapalı olacağı düşünülürse, ülke içi seyahat üzerine ekonomik bir kurgu yapılabilir. Milyon dolarlık turizm tesislerinin boş kalması önlendiği gibi, istihdam oranlarına bir çakılma da yaşanmaz. Yine de böyle bir ortama ulaşabilmek için sıkı karantina ve sokağa çıkma tedbirler gevşemeden devam ettirilmeli. Çoğu uzmanın “ilk dalga” olarak isimlendirdiği bu süreci diğer hasta yoğun ülkelere kıyasla daha başarılı yönetiyoruz. Ancak ekonomimiz ikinci dalganın gerçekleşmesi durumunda çok büyük hasar alabilir. Bunu engellemek de sadece devletimizin değil, hepimizin elinde.
Ülkeye döviz girişinin sağlanması için yatırım teşvikleri, özel sübvansiyonlar, devlet teşvikli özel işletmelerin kurulması gibi birçok alternatif var. Ancak bu araştırma yazısında daha farklı bir bakış açısı ile bireyler ve mikro girişimler üzerinden bir anlatım sağlamaya çalışacağım. Özellikle de internetin belirleyici olduğu modern dünyada yeni girişim faaliyetlerinin küresel olarak duyurulması çok daha kolay.
‘Crowdfunding’, Türkçe karşılığı kalabalık veya kitleler (crowd) ile fonlama (funding) kelimelerinin birleşimini ifade eden bu yeni kavram, uluslararası literatürde ilk kez 2006 yılında Jeff Howe tarafından ortaya konmuş. Kitlesel fonlamanın odak noktası, bir finansman kuruluşundan büyük miktarda talepte bulunmak yerine online platformu üzerinden birçok küçük bağış toplanabilmesi. Kitlesel fonlama belirlenen platform üzerinde sınırlı bir zaman diliminde yayınlanmakta olup, kampanya sona ermeden önce finansman hedefine ulaşılmaya çalışılıyor. Sosyal medyanın, yeni bağışçıların, kitlesel fonlama başarısının önemli bir itici gücü olan akran etkisi yoluyla önceki bağışçıların davranışlarını izledikleri muhtemel.
Öte yandan, sosyal medya “seyirci” etkisini de artırmakta. Geniş bir kitleyle (“kalabalık”) bağlantı kurmak için, potansiyel iletişim sağlayıcılarla etkili iletişim, ağ oluşturma ve etkileşim (genellikle çevrimiçi) kitlesel fonlama projesinin önemli unsurları olarak kabul edilmekte. Buna ek olarak, proje yaratıcıları bu tip platformlardaki güncellemelerle potansiyel fon sağlayıcıları projeleri hakkında bilgilendirmeye teşvik edilir. Kickstarter, Gofundme ve benzeri çevrimiçi fon sağlayıcılar da temelde bu faaliyetleri küresel olarak tanıtıp teşvik ediyorlar ve kendi paylarını alıyorlar.
Kitlesel fonlama kavramından bahsedebilmek için üç kriter bulunmakta. İlki bu çalışmanın finansman gerektiren bir iş projesi olması. İkincisi birkaç yatırımcı bulunması ve projenin yürütülmesinde önemli destek sağlaması. Son olarak da internet platformu vasıtasıyla yatırımcıları ve girişimcileri bir araya toplaması. Bu üç koşul sağlandığında, şirketlerin bağış toplamalarını tanıtmak için kullanabilecekleri araçlar şu şekilde nitelik kazanıyor:
– Yatırımın ayrıntılarını sunan Fundable veya Kickstarter gibi kitlesel fonlama platformunda herkese açık bir profil
– E-posta pazarlaması veya toplu bülten
– Konferanslar ve konuşma katılımları dahil olmak üzere halka açık etkinlikler
– Sosyal medya kampanyaları
Kitlesel fonlamanın oldukça etkili faydaları var. Öncelikle geleneksel bağış toplamadan daha verimli. Fikrinizi geliştirmek için kitle kaynaklı beyin fırtınası için bir fırsat sunuyor. Pazarlama ve tanıtım gibi faaliyetler de iki katına çıkıyor. Kitlesel fonlama kampanyasının en güçlü yollarından bazıları diğer finansman yöntemlerinden daha fazla başlangıç ivmesi oluşturmaya yardımcı olabilir. Birçok girişimde, kitlesel fonlama kampanyası, bir prototipi bir ürüne ve bir fikri uygulanabilir bir işletmeye dönüştürmeye yardımcı olabilecek büyüme sermayesini artırmanın olağanüstü bir yolunu sunuyor.
Yeni bir iş için, geleneksel finansmana göre daha geniş bir erişime sahip olmak, daha az zaman ve para yatırımı gerektiren ve girişe daha küçük bir engel teşkil eden bazı gerçek avantajlar sunabilir. Daha geniş bir yatırımcı havuzuna girmekten daha esnek fon yaratma seçeneklerinin keyfini çıkarmaya kadar, geleneksel yöntemlere göre kitlesel fonlama yapmanın birçok faydası vardır. Fundable veya Kickstarter gibi bir kitlesel fonlama platformu kullanarak, para toplama kampanyanızı görebilen, etkileşime girebilen ve paylaşabilen binlerce akredite yatırımcıya erişebilirsiniz. Bir kampanya oluşturarak, lansmandan kapanışa kadar, kampanyanızı sosyal medya, e-posta bültenleri ve diğer çevrimiçi pazarlama taktikleri aracılığıyla paylaşabilir ve tanıtabilirsiniz. Siz ve diğer medya kuruluşları bağış toplama işleminizin ilerleyişini karşılıyorsa, web sitenize ve diğer şirket kaynaklarına gelen trafiği yönlendirerek ikiye katlayabilirsiniz.
Çevrimiçi kitlesel fonlamayla ilgili en iyi şeylerden biri, bağış toplama çabalarınızı merkezileştirme ve düzene sokma yeteneğidir. Tüm potansiyel müşterilerinizi ve potansiyel yatırımcılarınızı yönlendirebileceğiniz tek ve kapsamlı bir profil oluşturarak, her birini ayrı ayrı takip etme ihtiyacını ortadan kaldırırsınız. Bu nedenle, belgeleri yazdırarak, ciltleri derleyerek ve her birini güncellerken manuel olarak güncelleyerek çabaları çoğaltmak yerine, her şeyi çevrimiçi olarak çok daha erişilebilir bir biçimde sunabilir ve işinizi para toplamak yerine daha fazla zaman harcayabilirsiniz.
Özetle, ülkemizin ekonomik olarak yeni bir sayfa açmaya ihtiyacı var. Her ülke kendi ekonomisini korumak ve ayağa kaldırmak için büyük çaba sarf edecek. Rakiplerimizin arasında güçlü durabilmek ve yeni yatırımların ekonomimizi canlandırmasını sağlamak için pandeminin etkisinin geçmesiyle birlikte çok çalışmamız gerekecek. Hem de hiç olmadığı kadar çok…
Evde kalın, güvende kalın…
Referanslar:
Fundable.com
Borst, I., Moser, C. ve Ferguson, J. (2018). From Friendfunding to Crowdfunding: Relevance of Relationships, Social Media, and Platform Activities to Crowdfunding Performance. New Media and Society, 20(4), 1396–1414.
Hoque, A. S. M. M., Awang, Z., Muda, H. ve Salleh, F. (2018). Ramification of Crowdfunding on Bangladeshi Entrepreneur’s Self-efficacy. Accounting, 4(4), 129–138.
Schäfer, M. S., Metag, J., Feustle, J. ve Herzog, L. (2018). Selling science 2.0: What Scientific Projects Receive Crowdfunding Online? Public Understanding of Science, 27(5), 496–514.
Etiketler: Erkut Altındağ » Kitlesel FonlamaİLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
01 Ekim 2024 Köşe Yazıları
01 Aralık 2023 Köşe Yazıları
01 Ağustos 2023 Köşe Yazıları
01 Ekim 2022 Köşe Yazıları