Son Dakika
OPPO, Find X8 ve Find X8 Pro’yu Tanıttı
Mercedes-Benz Güvenlik Sistemleri Geleceğin Güvenliğini Bugünden Sunuyor
Make-A-Wish Türkiye, 25 Yaşında
Selen Erdurak, Karel Kurumsal İletişim Direktörü Oldu
UPTION, MoneyGram’ın Türkiye’deki İlk Mobil Cüzdan İş Ortağı Oldu
KAGİDER, FEM Sertifikalı Kurumlar İle Kurumsal Üyelerini Bir Araya Getirdi
Türkiye’de bir günde yaşanan gelişmeler herhangi bir ülkede bir yılda bile yaşansa o ülke çoktan dağılıp gitmişti. Krizlere bu kadar alışık bir toplum olmamız acaba bizim için bir güç unsuru mu, yoksa gelecekteki potansiyel tehditler için bir savunma zafiyeti göstergesi mi? Belki her ikisi de… Biz ulus olarak zor günler yaşarken dünyadaki diğer ülkeler de boş durmadılar, kendi krizlerini oluşturmaya çalıştılar. Her ne kadar bizimki gibi etkileyici olmasa da özellikle teknoloji alanında dikkatle izlenmesi gereken bazı gelişmeler var. İzlemek derken, uzaktan bakmak anlamında değil de araştırma ve geliştirme faaliyetlerine önem vererek, yatırım yaparak ve işin içine dâhil olarak yapılması gereken bir izleme sürecinden bahsediyoruz. Belki de ülkemizi daha ileri bir seviyeye taşıyabilecek yegâne unsur teknoloji olacaktır. Elbette sağlam bir toplumsal ahlak üzerine inşa edilmiş teknolojiyi istiyoruz.
Yeni gelişmelere geçecek olursak ilk olarak uzay araştırmalarından bahsedelim. Nasa mühendislerinin geliştirdiği ve Z2 adını verdikleri yeni uzay kıyafeti artık kullanıma hazır. Kısa bir süre içerisinde son testler ve oylamalar gerçekleşecek. Eğer işler yolunda giderse, önümüzdeki birkaç on yılın ideal uzay kıyafeti hazır gözüküyor. Eski modellere oranla daha rahat giyilebilir olan ve hareket esnekliği sağlayan kıyafet dayanıklılık için çok özel elementlerden üretilmiş durumda. Kıyafete sanki bir moda tasarımcısının da eli değmiş gibi duruyor. Teknoloji ile estetiğin birbirini tamamladığı bugünlerde yeni astronot kıyafetlerini gelecekte astronot olmayı düşünmeyen insanları bile cezp edebilir. Evet, belki hala tasarım beklenilen düzeyde ve filmlerde gördüğümüz kadar yüksek donanımlı olmasa da uzay çalışmalarında yaşanan hızlı ilerlemeler astronot kıyafetlerini de etkilemiş gibi gözüküyor. Şu anda Mars’ta minik robot arabalar ile dolaşıyoruz, çok yakında bu durum değişecek. Gönüllü seyahatler ve süper güç devletlerin yakında başlayacak olan Mars yarışı kapsamında yeni nesil kıyafetlere ihtiyacımız olacak. Bu nedenle Z2’ye bir fırsat tanımamız gerekiyor.
Bir başka gelişme ise kablosuz elektrik ile evimizdeki elektronik cihazları kullanabilecek olmamız. Yani televizyonunuz veya bilgisayarınız evin içerisinde hiçbir kabloya takılı olmadan, bir aparatın yardımı olmadan kendi kendine güç alabilecek ve son derece güvenli bir şekilde tüm elektronik eşyalarınıza elektrik sağlayabileceksiniz? Kulağa çok fantastik gelebilir, yine de teknik olarak mümkün olduğu için birçok firma bu doğrultuda çalışmalar yapıyor. Havadan elektrik akımı transferi değil de, havadaki manyetik alanın doğru yönlendirilmesi olarak tanımlanan bu teknoloji sayesinde kablosuz internet kadar yaygın ve güvenilir bir şekilde evlerde kullanılacak ve bu sandığımızdan çok daha yakın bir zamanda gerçekleşecek. Bir sonraki devrimsel adım ise dış çevrede bu teknolojiyi kullanmak. Havadaki manyetik alandan beslenen arabaları düşünsenize; benzin ya da benzeri bir yakıta gereksinim duymadan sadece elektrik çalışabilecekler. Tesla’nın çalışmalarına dayanan bu teknoloji ile askeri alanda da yeni bir sayfa açılacağa benziyor.
Son bir teknolojik devrimden daha bahsetmekte fayda olacaktır. Facebook, Oculus Rift adı verilen bir sanal gerçeklik kaskı üreten firmayı satın aldı. Karar çok tartışıldı, oyun odaklı bir cihaza bu kadar yatırım yapmanın sebepleri konuşuldu ancak gözden kaçan çok önemli bir nokta var: tüm insanlar her geçen gün daha fazla bilgisayar odaklı oluyorlar. Buradaki bilgisayar teriminden kastımız sadece ev bilgisayarları veya taşınabilir bilgisayarlar değil; akıllı telefonlar ve tabletleri de kapsıyor. Bir yandan Google tüm robot şirketlerini bünyesine katarken, diğer taraftan da büyük firmalar geleceği parlak küçük teknoloji şirketlerini satın alıyorlar. Bu şirket birleşmeleri ve evliliklerinden çok yakında bilimkurgu filmleri kıskandıracak yenilikler çıkabilir. 20-25 sene sonra eski bilimkurgu filmlerini izlerken yönetmenlerin ve senaryo yazarlarının hayal gücünün ne kadar kısıtlı olduğunu düşünmeye başlayabiliriz. Şu anda içinde yaşadığımız yılları düşündüğümüzde gelecekle ilgili yazılan senaryolar etkileyici olabilirler ancak gelin de bunu gelecekte yaşayan bir insan anlatın. 1980’li yıllarda büyük bir bilgisayar firmasının önemli bir yöneticisi, insanların asla ev bilgisayarlarına ihtiyacı olmayacağını, bunun hem pahalı hem de gereksiz olduğunu iddia etmişti. Ortaya çıkan sonuç gösteriyor ki, çok yakında bilgisayarların insanlara ihtiyacı kalmayacak. Çünkü yapay zeka ‘yeteri’ kadar akıllanırsa, bu dünyanın insanlar tarafından nasıl bilinçsiz kullanıldığını ve insanların doğa için büyük bir tehdit oluşturduğunu fark edecektir. Böyle bir durumda da dünyayı korumak için elinden geleni yapacaktır. Yani, insan ırkının varlığına son vermeye çalışacaktır. İnsanların oluşturduğu bir teknolojinin insanların varlığına da son verecek olması düşüncesi bile hepimizin teknolojiyi ne kadar dikkatli kullanması gerektiğinin bir kanıtıdır. Belki de dünyadaki kaosa son verecek olan bilgisayarlar, insanoğlunun bir sonraki evriminin habercisidir…
Yrd. Doç. Dr. Erkut Altındağ
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Beykent Üniversitesi
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
01 Ekim 2024 Köşe Yazıları
01 Aralık 2023 Köşe Yazıları
01 Ağustos 2023 Köşe Yazıları
01 Ekim 2022 Köşe Yazıları