Aksigorta, “Sigortacılıkta Büyük Verinin Keşfi ve Analizi İnisiyatifi” Çalışmasını Başlattı

Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen

Gelişen teknoloji ve değişen tüketim ihtiyaçları, kurumların sunduğu ürün ve hizmetleri geliştirmeyi ve yeni stratejiler üretmeyi gerekli kılıyor. Bu kapsamda, dünyada öne çıkan eğilimler arasında önemi giderek artan Büyük Veri Analitiğinin değerlendirilmesi kurumların sürdürülebilir iş modelleri için daha değerli hale geliyor. Yüksek miktarda ve farklı veri tiplerinden oluşan veri setlerini yüksek hızda analiz edebilme ve anlamlandırabilme şeklinde tanımlanan Büyük Veri Analitiğinin sektörler bazında ve ihtiyaçlara yönelik olarak değerlendirilebilmesi gerekiyor. Bu amaçla, dünyanın ve ülkemizin önde gelen akademik kuruluşlarından Sabancı Üniversitesi ve MIT, Türkiye’nin ilk Büyük Veri Davranışsal Analiz ve Görselleştirme Laboratuvarını (BAVLAB) kurdu.

Aksigorta, sigorta sektörünün bu ihtiyacına yönelik olarak BAVLAB bünyesinde Sigortacılıkta Büyük Verinin Keşfi ve Analizi İnisiyatifi çalışmasını başlattı. Sigortacılık sektöründe müşterilerini ihtiyaçları ve risk perspektifi ekseninde tanıma önceliğiyle hareket ettiklerini ve büyük veri analiz inisiyatifinin gelecek 5 yıllık müşteri stratejilerinin temelini oluşturacağını vurgulayan Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen “Önümüzdeki dönemde sigortacılık alanında müşteriyi en iyi tanıyan ve anlayan, mevcut ürün ve hizmetlerini bu doğrultuda kişiselleştirebilen ve kurumsal stratejinin merkezine müşteriyi konumlandırarak çalışmalarına yön veren firmalar başarılı olacak” dedi.

Önümüzdeki dönemde, Türkiye pazarının yenilikçi uygulamalarla Büyük Veri analiz ve çözümlemesine hazır olduğunu belirten BAVLAB Yönetici Direktörü Dr. Attila Bayrak, tüketicilerin ürün ve marka tercihlerinin günümüzde dijital dünyadaki ayak izleri olarak ele alınabileceğini ve gelişen teknolojilerin bu izi anlama ve anlamlandırma, geçmişe kıyasla çok daha başarılı olduğunu dile getirdi. Yeni nesil analitik uygulamaların, kurumlara müşterileri ile doğru anlarda daha yakın ilişkiler kurabilme fırsatı yaratabileceğini vurgulayan Bayrak, Analitiğin günümüzde yeniden tanımlandığını ve günümüz ekonomik koşullarında rekabet avantajı oluşturabilecek en kritik konulardan biri olduğunu, bu nedenle rekabet avantajı için Analitik işleyişin kurum içerisinde tanımlanmış olmasının gerekliliğini belirtti.