Dijital Oyun Platformları ve İndirimli Oyunlar

Erkut Altındağ

erkutaltindag@gmail.com

Ekonomik olarak zor zamanlardan geçtiğimiz bu dönemi de elbette atlayacağız. Ancak amacımız en az hasarla atlatabilmek olmalı. Tasarrufumuzun halihazırda azalmasını engelleyemiyoruz, harcama tarafında ise çok bilinçli tercihler yapmalıyız. Özellikle bilgisayar oyuncularının karşılaştığı en önemli problem yeni oyunların uçuk fiyat etiketlerine sahip olması. Örneğin yakın zamanda başta PC olmak üzere PS4 ve Xbox platformlarında da satışa sunulan Bioware’nin yeni şaheseri “Anthem” adlı oyunun bilgisayar versiyonu 360 liradan satılıyor. Konsol versiyonlarının satış fiyatı ise 495 lira! Yurtdışında 50 birime satılan oyunların Türkiye’ye gelirken kur farkı, vergi eklemeleri ve distribütör komisyonu gibi sebeplerden dolayı birim fiyata göre 10 katı kadar farklı bir fiyata satıldığını görüyoruz. Adaletli olmadığı doğru, ancak bu durum sadece oyun veya yazılım piyasasına ait değil, tüm endüstrilere ait bir sorun. Güçlü bir ülke olmak için katma değer üretmek ve üretilen ürün ve hizmetleri dünyaya ihraç etmemiz gerekiyor.

Bunu yapabilecek potansiyelimiz olmasına rağmen bu potansiyeli kullanabilme konusunda maalesef iyi değiliz. İşte tüm bu sebeplerden dolayı alacağımız her ürünün gerçekten ihtiyacımız olup olmadığına karar vermeli, mümkün olduğunca ithal ürünler yerine yerli imalatı tercih etmeliyiz. Ne yazık ki oyun dünyasında bu seçeneklerimiz çok fazla değil. Zamanında Crytek ile çok umutlandık, Taleworlds ile cesaretlendik; bir çok yerli firmanın oyunları ile göğsümüz kabardı ancak elde edilen başarılar belirli bir çerçevede kaldı. A+ olarak isimlendirilen oyunların sektörü yönlendirdiği düşünülürse Crysis ve Mount&Blade serisi dışında bu seviyeye ulaşabilen bir oyunumuz olmadı. Ciddi bir devlet desteği sağlanırsa bu alanda büyük başarılara imza atabilecek yetenekli girişimcilerin ve yazılımcıların olduğuna hiç bir şüphemiz yok. Ancak bir an önce işe koyulmalıyız. Yerli oyunlarımızı üretene ve oynayana dek bir süre daha yabancı firmaların oyunlarını satın almaya devam edeceğiz. Bari bunu yaparken rasyonel davranalım ve oyunlara en uygun fiyatla satılan dijital platformlardan ulaşalım. Peki bu platformlar neler?

Steam: Rekabetçi Fiyatlandırma ile Oyuncu Dostu Platform

Steam platformu şu anda dünya üzerinde en sorunsuz şekilde çalışan ve en fazla oyun alternatifini tek bir portal üzerinden sunan bir mekanizma. Ayrıca uyguladıkları yerel fiyat politikası sayesinde oyunlar hepimiz için “ulaşılabilir” durumda. Güncel tarih itibariyle dolar kuru 6 liraya ulaşmışken, Steam üzerinden aldığımız oyunların TL üzerinden hesaplanmasında kullanılan dolar/TL kuru olarak 2.1 TL’yi kullanıyor. Böylece Steam üzerinden oyunlara diğer platformların ortalama ücretinin neredeyse üçte biri üzerinden sahip olabiliyoruz. Nadiren de olsa bu fiyat politikasına uymayan bazı yeni oyunlar olsa da, Steam bizim için bir numaralı oyun platformu. Hangi oyunu alırsanız alın, önce Steam üzerinden bir kontrol etmenizde fayda olacaktır.

Ayrıca kutulu oyunlar yerine dijital oyunların da artık tercih ediliyor olması bir başka etmen elbette.

Yeni Nesil Oyun Platformları Her ay Ücretsiz Oyunlar Sunuyor

Steam’ın elde ettiği başarı birçok oyun firmasını oyun platformları kurmaya teşvik etti. Starcraft’ın efsaneni Battle.net alanı, Goog Old Games’in GOG Platformu, Ubisoft’un Uplay sistemi, Origin’in Origin oyun platformu derken en son olarak da Epic Games’in kendi oyun platformunu ve yazılımını çıkarmasıyla birlikte rekabet yoğunlaştı. Bilinen gerçek, rekabetin her zaman tüketicinin lehine olmasıdır. Daha kaliteli ürün ve hizmete rekabet sayesinde daha uygun fiyata ulaşılır. Platformların sayısının artması, yeni satış taktiklerini de beraberinde getiriyor. Örneğin Epic Games her ay iki oyunu ücretsiz olarak kullanıcılarına sunuyor. Tek yapmanız gereken Epic Games’in yazılımını bilgisayarınıza yüklemeniz ve zamanı geldiğinde oyunları kütüphanenize eklemeniz.

Humble Bundle ve Fanatical

Son olarak da oyun paketlerini indirimli olarak satan iki önemli web sayfasından bahsetmemiz gerekiyor. Fanatical, hem oyunları uygun fiyatla alabileceğiniz, hem de oyun paketlerini astronomik indirimlerle alabileceğiniz bir web sayfası. Bazen 1 dolarlık paketlerinde 20 adet oyun olabiliyor. A+ oyunları 4.99 dolardan satışa çıkartıp, 5 adet A+ oyun alırsanız iki tanesini hediye edebiliyor. Bu şekilde farklı varyasyonlar ile çarpıcı kampanyaları birleştiriyor ve üyelerine sunuyor. Fanatical’ı haftalık takip etmenizde fayda var. Nihayetinde Humble Bundle ise efsane oyun ve yazılım paketlerine evsahipliği yapan bir kuruluş. Ayrıca ödediğiniz ücretin ne kadarının aracı firmaya, oyun geliştiricisine veya hayır kuruluşlarına gitmesini siz kendiniz belirliyorsunuz. Çıkardığı paketlerde genelde üç seçenek sunuyor ve 1 dolarla 12 dolar arasındaki ücretlere genelde piyasa değeri 150 dolar veya daha üzeri olan oyunlar hediye ediyor. Güncel bir örnek vermek gerekirse, bu ayki aylık paketinde sadece 12 dolara Assansin’s Creed Origins oyunu ile birlikte sürpriz bir kaç oyun daha hediye ediyor. Oyunun Steam’deki indirimli fiyatının 309 lira olduğu hatırlatmak isterim.

Belki bu yazıyı okuduğunuzda “oyuna verecek paramız kalmıyor ki, geçinemiyoruz bile” diyebilirsiniz. Ve haklısınız da, ekonomik koşulların bu kadar ağırlaştığı bir ortamda oyunlara bütçe ayırmak kulağa çok mantıklı gelmiyor. Yine de ihtiyaçların çok değişik şekillerde ortaya çıkabileceğini unutmayalım. Belki sizi moral olarak işyerinizde ayakta tutan motivasyon kaynağı, eve gittiğinizde birkaç saat oyun oynayıp stres atmak üzerine kurulu olabilir. Evinize neşe getirmek ve çocuklarınızı mutlu etmek için onlara bir oyun alıp hediye etmeniz gerekebilir. Bazen bir akrabanızı veya bir çocuğu sevindirmek için sevdiği bir oyunu satın almanız gerekebilir. İşte tam bu noktada, satın alacağınız oyunu en uygun fiyata bulabileceğiniz adrese yönlenmeniz gerekiyor.

Tıpkı oyunları oynarken bir strateji dahilinde adım atmamız gerekiyorsa, aynı şekilde oyunları satın alırken de planlı davranmamız şart. Yazılım dünyasında harcadığımız her kuruş, ufak istisnalar hariç yabancı şirketlerin kasasına giriyor. Aslında sadece rakamlar, harfler ve anlamlı kodlar için milyarlarca dolar kazanıyorlar. Fiziksel bir ürün olmadan milyarlarca dolar! İşte sadece bu nedenden dolayı bile bu dünyaya ilgili duyan çocuklarımızı oyun yazılımı sektöründe yer alacak güçlü oyuncular gibi yetiştirmemiz gerekiyor. Ekonomimizi canlandıracak önemli yapı taşlarından birisi yazılım sektörü olabilir. Bu alanda nitelikli personel ihtiyacını karşılayacak bir eğitim almalarını sağlamamız lazım. Çünkü artık oyun oynayanların boşa zaman harcadıkları bir dönemde değil, işleri gereği oyun oynuyor oldukları bir dönemde yaşıyoruz. Öyleyse, hadi iş başına…