“Tiyatro Tutkusu”

Erkut Altındağ

erkutaltindag@gmail.com

Görsel ve işitsel sanatlarla yakında ilgilenmek ve büyük bir tutkuyla yeni eserleri takip etmek her sanat dostunun yapması gereken bir vazifedir. Türkiye’de her ne kadar sinema ön plana çıkmış olsa da tiyatronun seyircinin kalbinde özel bir yeri vardır.

Tiyatro bir sahne sanatıdır ve olayların oluş anını seyirciye aktarır. Bir olayın canlı halde izleyiciye sunulması tiyatroyu diğer sanatlardan farklı hale getiren bir özelliktir. Ayrıca izleyici psikolojisini daha derinden etkiler. Kelime olarak tiyatro Antik Yunan’da kullanılan ve “seyirlik yer” anlamına gelen ‘theatron’dan gelmektedir. Köken olarak tiyatro en parlak dönemini Antik Yunan’da yaşamıştır.

Türkiye’deki en ucuz sanatsal etkinlik tiyatrodur. Özellikle de öğrenci iseniz neredeyse bedava denebilecek fiyatlarla en güncel oyunları izleyebilirsiniz. Günümüz gençliği tiyatroya gereken değeri maalesef vermiyor. Bunun en temel nedeni aileler tarafından tiyatroya gösterilen ilginin az olması. Televizyonun her eve girip yaygınlaşmasıyla birlikte kalitesiz ve Türk kültürüne uygun olmayan filmler, diziler ve magazin programları izlenmeye başladı. Bununla birlikte kültür erozyonu yaşayan toplumumuz ahlaki bir çöküşün eşiğine geldi. Gençler televizyonda ne izliyorlarsa onu uygulamaya çalışıyorlar. Ünlülerin hayatlarını yaşamaya çalıştıklarından dolayı dünyayı da o bakış açısıyla algılıyorlar.

Tiyatro ise insanlık için bambaşka bir dünyadır. Hayal gücünü direkt etkiler ve insanın hayata farklı bakış açılarından bakmasını sağlar. Einstein da “hayal gücü bilgi gücünden önemlidir” sözüyle hayal gücünün insanlar için ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır.

Tiyatronun çocuklar üzerindeki etkisi de inanılmazdır. Çocukların hayal gücünün gelişmesinde ve sosyal sorunların giderilmesinde önemli bir rolü vardır. Bu nedenle çocukların tiyatroyu karşı ilgilerinin olması ebeveynleri tarafından sağlanması gereken bir durumdur. Küçük yaşlarda bir tiyatro seyircisi olmak gelecek yıllarda bir disiplin kazanıp tiyatroya karşı duyulan saygıyı arttırır. Çocuklarımızı mümkün olduğunca erken yaşta tiyatro ile tanıştırmalıyız.

Sağlıklı bir toplum olma yolunda büyük önem taşıyan tiyatro konservatuarlar, güzel sanatlar fakülteleri bünyelerindeki sahne eğitimi merkezleri ya da özel eğitim kurumlarında yaygın olarak eğitimi verilen bir sanat dalıdır. Özellikle genç yaşlarda alınacak tiyatro eğitimi bireyin iş ve okul hayatındaki kişisel başarısını ve girişimciliğini de üst düzeye çekebiliyor. Tiyatro ile ilgilenen ve çeşitli piyeslerde rol alan kişilerin çevreyle daha rahat etkileşim kurdukları herkes tarafından bilinen bir gerçek. Başarılı bir tiyatro oyuncusu olmak aynı zamanda gerçek hayatta üretken bir insan olmayı da beraberinde getiriyor.

Yeni nesillerin ülkemizi daha aydınlık bir geleceğe taşımasını istiyorsak mutlaka sanatçı yetiştiren bir toplum olmalıyız. Özellikle de tiyatro alanında yetişmiş başarılı sanatçıların yer aldığı bir ülke olacaksak çocuklarımızı tiyatroya yönlendirmeli ve biz de bu alanla ilgilenmeliyiz. Şimdi sakin bir yerde düşünüp kendinize şu soruyu sorun: Tiyatroya en son ne zaman gittiniz? Bu sorunun cevabı olan tarihi hatırlayamıyorsanız derhal semtinizde gösterilen tiyatro oyununa sevdiklerinizle beraber gidin. Bir piyesin hayatınıza neler katacağını tahmin bile edemezsiniz…